5 Şubat 2012 Pazar

Büyük Perakendecilerde E-Ticaret Sancıları

Günümüzde e-ticaret siteleri sayesinde tüketiciler, istedikleri zaman kolayca her tür ürün hakkında detaylı araştırma yapma fırsatına sahip. Üstelik fiziksel mağazaların operasyonel giderleri ile karşılaştırılamayacak maliyetleri sebebiyle e-ticaret sitelerindeki fiyatların daha rekabetçi olduğu su götürmez bir gerçek. Bu iki dinamik sayesinde artan Offline - Online rekabeti, klasik perakendecileri artık ciddi şekilde etkilemeye başladı. Büyük metrekarelerde hizmet veren klasik perakendeciler (big box retailer) tarafında son dönemde dünya çapında konuşulan iki gelişme var: Best Buy, ABD’de ciddi şekilde sorun yaşamaya başlarken, e-ticarete yıllardır uzak duran Avrupa devlerinden Media Markt, Online satışa geçti.

Perakende sektöründe, vergisel konular sebebiyle devlet düzeyinde de tartışılmaya başlanan bu rekabet, gitgide daha önemli hale geliyor. Klasik perakende ve e-ticaret arasında yaşanan rekabetin iki önemli odağını, aşağıdaki gibi toparlamaya çalıştım:

- Fiziksel mağaza perakendeciliğinde yıllardır stratejilerin odağında, öncelikle potansiyel müşterileri mağazaya çekmek yer alıyor. Lokasyonun en önemli faktör olduğu bu klasik stratejide, zararına satılan ürünlerin tanıtımı yapılarak tüketici mağazaya getiriliyor. Fakat İnternet sayesinde ön araştırmanın artan gücü ve fiziksel mağazalardaki satış temsilcilerinin bunaltan ek satış gayreti nedeniyle tüketicilerin ortalama sepeti değeri beklenildiği şekilde gelişmiyor. Özellikle yeni açılan AVM’lerde yer alma üzerine yoğunlaşılan teknoloji marketi sektöründeki büyümenin AVM sayısındaki artışa paralel olarak gerçekleştiğini ifade edebiliriz. Son dönemde ortaya çıkan temel sorun ise fiziksel kiralama bedellerinin artışı ile birlikte karlılıkların azalmış olmasında yatıyor.

- Uzun yıllar önce bayiler ve teknoloji marketler arasında yaşanan soğuk savaşın bir benzeri şimdi e-ticaret ve teknoloji marketler arasında yaşanıyor. Beyaz eşyada şimdilik ağırlık bayilerde olsa da çok değil 8 yıl önce bu konudaki öngörülerin ne derece tuttuğunu görüyoruz. E-ticaret gelirleri tüketicilerin taleplerinin artışı ile birlikte daha ciddi büyüklüklere ulaştıkça Türkiye perakende sektörünün profilinin önümüzdeki 10 yıl içerisinde ciddi bir değişime uğrayacağı kaçınılmaz. Bayiler konusundaki ek bir tartışma da spotçulardan yapılan alımlar konusunda üreticileri de doğrudan konunun muhattabı yapıyor. Aslında yerli üreticilerin oluşturduğu Online alışveriş sitesi süreci, hala bayilere katma değer yaratma mekanizmasını destekliyor.

Büyük perakendeciler, gelecekte nasıl ayakta kalacak?

- öncelikle fiziksel mağazalarındaki alışveriş tecrübesini geliştirmek / zenginleştirmek üzerine stratejiler geliştirmeyi deneyecekler.
- e-ticaret ve fiziksel satış gibi birçok noktada tüketici ile buluştukları çok kanallı yapılarının stratejisini bütünsel bir perspektifte kurgulamak durumunda kalacaklar.
- e-ticaret sitelerini sıradan bir mağazaları gibi değil, klasik yapıları dışında farklı bir sürece sahip şekilde kurgulamaları gerekecek.
- İnternete sürekli bağlı, akıllı mobil cihazların tüketicilere sağladığı avantajları, hızla yükselen mobil ödeme / ticaret sistemleri gibi fonksiyonlarla kendi alışveriş kurgularına eklemleyerek iş potansiyellerini artırmaya çalışacaklar.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder